SORU BUNDAN İBARET... AKP’li başkanlar, “Hizmet kayıtsız şartsız gelir” der mi?
Ziyaret sırasında kayıt yapan kameramanlardan kaydı durdurmasını isteyen Arzu Karaalioğlu, Ekrem İmamoğlu’na “bas geri” ifadelerini kullandı.
Aynı Karaalioğlu’nun Cumhur İttifakı öncesi “Erdoğan her şey olmuştur. Bir tek Türklüğü içine sindirememiştir” ve “Türkiye Cumhuriyeti Recep Tayyip Erdoğan’dan kurtulduğu gün selamete varacaktır” türü paylaşımları olduğu ve halen sayfasında yer aldığı açığa çıktı. (Dünkü basından)
**
31 Mart yerel seçimlerine doğru şekil şema o ki; 14 – 28 Mayıs seçim sürecinin benzeri yaşanacaktır.
Bu, Cumhurbaşkanlığı’na veya “Başkanlığa” seçildiği günden bu yana Türkiye’de herkesin Cumhurbaşkanı olmayan ve olamayacak olan Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi ahlaka sığmayan söylemlerinde de açığa çıkmıştır.
Kimi zaman ifade ettim, gene edeyim.
Cumhur İttifakı sürecinde Türkiye ahlak olarak dibin dibini görmüştür.
Cumhur İttifakı paydaşı, açılımında “Milliyetçi” ifadesinin de kelime olarak kullanıldığı MHP Lideri Devlet Bahçeli yakın zamanda yine meseleyi “Bekaa”ya bağlayacaktır veya belki de bağlamıştır bile ancak gelinen aşamada ve günümüzde memleketin Bekaa sorunu, ahlaktır.
Cumhur İttifakı’nın her türlü ahlaksızlığı meşrulaştırma çabasının son örneği, Erdoğan’ın yerel seçimlere yönelik bilinen söylemleridir.
Şekil ve görünen o ki;
Vakti zamanında birlikte ıslandıkları Hocaefendileri’nin, “Kazanmak için her şey mubahtır” şeklinde içlerine akıttığı zehir; 15 Temmuz sonrasında da içlerinden akıtılamamıştır.
Örneğin aynı Hocaefendileri;
Gazze’ye yardım malzemesi götüren Türk gemisi Mavi Marmara’ya yaptığı saldırı sonrası “Emperyalizme ve güce biat çağrısında” bulunarak zehir şırınga etmeyi sürdürmüştür.
Günümüzdeki yansıması; Filistin işgalinden sonra İsrail’e “Atar gidercilik” oynanırken İsrail ile süren ticari ilişkilerdir.
Bir kamuoyu araştırmasına göre Cumhur İttifakı’nın öncü iki lideri Erdoğan ve Bahçeli’nin seçmeni ama Bekaa ile, ama hizmet ile sınayarak yaydığı “Korku imparatorluğu”; toplumda ve seçmende karşılığını bulmakta, oy olarak hanelerine yansımaktadır.
İlerleyen günlerde; zaten yoksulluktan da beslenen sistem yoksullara yönelik her tür desteğini kesme tehdidinde de bulunabilir, şaşırmam.
Liderlerin bu tutum ve davranışlarının getirdiği ahlaki çöküntünün bir örneğini dün Sancaktepe’de Ekrem İmamoğlu yaşadı. Halbuki bizim bir hoşgörümüz, birlikte yaşama kültürümüz, ev sahibi ve misafir anlayışımız vardı.
Varlığını 12 Eylül askeri darbesine borçlu..
Süreç içinde 28 Şubat ve 15 Temmuz gibi kritik evrelerden de her şekilde beslenip varlığını genelde yerelde muhafaza eden...
Temeli 44 yıl önce atılan emperyalist bir toplum mühendisliği çalışmasının günümüzdeki ürünü Cumhur İttifakı…
Siyasal İslamcı Vahşi Kapitalizm’in
İlimizdeki il başkanları ile ilçe başkanları;
Antiparantez; o görevlere liderleri tarafından ama direk atanarak ama siyasi yasanın ilgili maddesi gereği “Demokrasicilik” oynanan “Kongreleri” ile “Seçilmiş” başkanlarının biri dahi…
“Gerek Kocaeli Büyükşehir gerekse ilçelerde seçimi kaybedersek, hizmet kayıtsız şartsız gelir” der mi?
Soru, bundan ibaret!
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- Ömeroğlu, Dilovalı’ya “Terörist” diyene toz kondurmadı 12 Haziran 2024 Çarşamba
- Çiftçi’nin keskin sirkesi Çayırovaya zarar! 30 Mayıs 2024 Perşembe
- Gebze’de KBB, AKP, MHP halkı gömdü. Halk da onları… 24 Mayıs 2024 Cuma
- CHP, Belediye Meclisi'nde AKP’ye o fırsatı vermemeli 23 Mayıs 2024 Perşembe
- Erkan Baş vakası, düzen işi “sosyalizm”dir 18 Mayıs 2024 Cumartesi
- Dilovası’nda kanser de “Yok” sayılınca yok olmuyor! 15 Mayıs 2024 Çarşamba
- Gebze’de “İbrahim Hoca” İttifakı Niye Kurulmadı? 11 Mayıs 2024 Cumartesi
- Darıca’da özel kalem müdürünün vasfı ne? 10 Mayıs 2024 Cuma
- Gebzespor “Resul Tat”lara mecbur! 09 Mayıs 2024 Perşembe
- Aktaş vakası çürümenin AKP’yi de vuran halidir 05 Mayıs 2024 Pazar