DÖRT SENDİKADAN ÜÇ AYRI EYLEM Gebze’de “İbrahim Hoca” İttifakı Niye Kurulmadı?

05 Mayıs tarihli, “Aktaş vakası çürümenin AKP’yi vuran halidir” başlıklı yorumumu, “Ne yazık ki ve ekseri, bölgemizde de her basın o, bu veya şu gerekçeyle “Üç maymun”u oynuyor.

Biraz kendimi methetmek olacak ama bence ben, Gebze Emek’i iyi ki kurmuşum…” diye bağlamıştım.

Dün, o tespitime bir kez daha hak verdim.

Şöyle bir düşünün:

Gebze’de her biri Gebze Bölgesi’ni kucaklayan dört eğitim sendikasının iş bırakan öğretmenleri, ülke genelinde ve bölgemizde de tepki çeken yine ve yeni bir öğretmen katli sonrası meydanlara çıkmış.

Bir ara günün ilk eyleminde Gebze Gazetesi’ne de çalışan AA Gebze muhabiri Selçuk Geçal’i gördüm. Ötesi yok.

Bir de şöyle sorgulamak gerekibilir.

Mesele, insani bir meselidir ve sizleri de “bir” öğretmen, yetiştirmedi mi, üzerinizdeki emeklerine atfen hiç mi hatırları yoktu?

**

Gebze’de öğretmen Necmeddin Kuyucu’nun yine bir öğrencisi tarafından katli sonrası o yıllar itibariyle bölgemizde aktif dört eğitim sendikası tepkiyi birlikte, üstelik en üst düzey göstermişti. Hatta bu birliktelik, Kuyucu’nun davasının görüldüğü oturumlarda da sürdü.

Günümüze dönecek olursak Gebze’de aktif olan altı eğitim sendikası var. Alfabetik sırayla;

Eğitim Bir-Sen, Eğitim Gücü-Sen, Eğitim-İş, Eğitim-Sen, Hürriyetçi Eğitim-Sen, Türk Eğitim-Sen.

Dünkü eylemlerde Eğitim Bir-Sen ile birlikte Gebze’de henüz yeni yeni filizlenmeye başlayan Eğitim Gücü-Sen ortalıkta yoktu. Varsa da ben göremedim.

Güçbirliği sadece Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim-Sen’in eyleminde sağlanırken Türk Eğitim-Sen ve Eğitim-Sen ayrı eylemler düzenledi. Sahaya inen dört sendika, üç ayrı eylem düzenledi.

Bu tarz eylemlerde tartışılan bir diğer detay, siyasi destek.

Günün ilk eyleminde Eğitim-Sen, Emek ve Demokrasi Güçleri çatısında meydanda idi. CHP’nin Gebze, Darıca ve Çayırova İlçe Örgütleri, DEM Parti, Türkiye İşçi Partisi, Emek Partisi’nin Gebze ve Darıca İlçe Örgütleri, SOL Parti, Toplumsal Özgürlük Partisi, Ezilenlerin Sosyalist Partisi destekliydi.

Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim-Sen güçbirliğindeki günün ikinci eyleminde CHP ve EMEP’i gördüm.

Türk Eğitim-Sen eyleminde ise açık ifade edeyim, MHP desteğinin olabileceğini öngörmüştüm. Yoktular.

Bu tür eylemlerde siyasi partilerin desteğine dair iki farklı görüş var. Detayına girmeyeceğim. Ben, olması gerektiğini savunanlardanım.

Üç eylemi de sahada takip edip her dört sendikanın gerek yönetimleri, gerek üyeleri nezdinde tabanları ile yeterli yetersiz o veya bu oranda hukuku olan naçizane bir gazeteci olarak her dört sendikadan da, diğerinin katılımına dair soranlar oldu. Gözlemlerim üzerinden ilk üçü sıraladım. Buradan yazmayacağım. Bir şeyden çekindiğimden, “Şu kızar mı bu kızar mı” gibi kaygım falan da yok. Sayılar, benim öyle çok ilgi alanım değil.

Dün Gebze’de öğrencisi velisi ile sokağa dökülen tüm eğitim camiasının her bir bireyine şapkamı çıkartırım ancak bardağın boş yönünde…

Üstelik merkez ilçemiz İzmit dâhil olmak ülke genelinde yaşanan bir sendikal birlikteliğin Gebze’de bu sefer niye sağlanmadığı, bence bölgemizdeki tüm eğitim sendikalarını bağlayan bir mevzuudur.

Çünkü kamuoyunda ekseri algı, “Meslektaşınız öldüğünde bile bir arada olamadınız?” şeklinde oluşmuştur.

Sahi…

Gebze’de İbrahim Hoca İttifakı, niye oluşmadı?

Yazarın tüm yazıları