BİRGÜL ÜNSAL’DAN SMART İŞVERENİNE Kazandırırken “aileydik” Dilenci geçinmez o parayla
Yan hakları ile birlikte 50 bin lira maaşla kendisi dahil altı kişiyi sırtlayan Birgül Ünsal, Smart Solar’da işverenine, “Kazandırırken aileydik… Asıl ailem burada” derken, 3 bin liralık artışla dilencinin geçinemeyeceğini söyledi
Birgül Ünsal… 53 yaşında. Bekar ve iki çocuk annesi. Gebze’nin Yavuz Selim Mahallesi’nde ailesinin yanında oturuyor ve kendisiyle birlikte babası. biri asker iki oğlu, kızkardeşi ve onun küçümeni ile birlikte toplam altı kişilik ailenin tek çalışanı.
Birgül Ünsal ile CHP Kocaeli İl Başkanı Erdem Arcan ve beraberindeki heyetin grev yerini ziyaret ettiği, grevin dördüncü günü esnasında, görüştük:
- Sizin maaşınızda mı, 50 bin lira?
- Hayır. 50 bin lira maaşı yan haklarımızla alıyoruz. Kuru maaşımız, 30 bin lira. Geri kalanı sendikamız sayesinde aldığımız yan haklar.
- Nasıl geçiniyorsunuz, ev kira mı?
- Ailemin yanındayım kira giderim yok ama bu fabrikada çalışanların çoğu bayan. Büyük çoğunluğu da eşlerinden ayrı, hayatlarını tek başına idame ettirmeye çalışan, birçoğu kirada olan insan. Patronun bize teklif ettiği, aslında bir teklif bile sayılmayacak yüzde altı oranındaki artış “teklifi”, aylık 3 bin liraya tekabül ediyor. Kirada oturan bir arkadaşım 20 bin lira kira öderken iki ay sonra, ocak 2026’dan itibaren belki de yüzde 50 artışla kirası 30 bin lira olacak. 3 bin lira artış, teklif bile sayılmaz.
- Sinema, tiyatro… Sosyal hayat içinde yer alabiliyor musunuz?
- Sinema, tiyatro mu? Biz burada çalışmaktan hafta sonları bir sokak ötedeki kafeye gidip bir kahve içmeyeli yıllar oldu. Ne tiyatrosu, ne sineması? Gitmeye zaman olsa, ekonomik gücümüz yetmezdi tabi ki.
- Mesai, aylık gelirinizi yükseltmiyor mu peki?
- Zaten sendikal örgütlenme sonrası, fazla mesaiye ihtiyaç duymadılar açıkçası. Neden? Çünkü, ‘Zaten biz size yeterince para veriyoruz’ Sendika gelmeden önce hafta sonları mesaiyle yaptırdıkları işleri hafta içine taşıyıp onu da üzerimize yıkıp, mesaiyi ortadan çıkarttılar. Ama sendika öncesi burada 8 saat çalışma üzerine 8 saat mesaiye kalıp günde 16 saat, bazen 24 saate kadar kalıp çalıştığımı bilirim.
- Onca mesaiyi, nasıl yaptırabildiler?
- Ve de bize, ‘Biz aileyiz’ dediler. ‘Çalışalım, üretelim.’
Biz birlikte çalışıp ürettik. Kazanalım, hep birlikte kazanalım diye baktık. ‘Aileyiz’ dediler. Şimdi sağıma, soluma bakıyorum, yoklar. Neredesin Smart Enerji? Benim ailem burada. Kadın arkadaşlarım, beni ziyarete gelen diğer işçi sınıfları, milletvekilleri burada ama neredesiniz Smart Enerji?
‘Biz aileyiz’ dediniz. Biz burada 8, 16 saat çalıştık. Neredesiniz? 3 bin lirayla ne yapacağım, söyler misiniz?
Biz musluktan suyu sek içiyoruz sek. Arıtma cihazımız bile yok. Anlatabiliyor muyum?
- Burada ve toplamda, kaç yıldır çalışıyorsunuz?
- Burada beş yıldır çalışıyorum. Evlilik sonrası da bir süre çalışmadım ama fazla bir çalışma hayatım da yok yani.
- Sendikalı olarak?
- Sendikalı ilk iş yerim burası ama girdiğim zaman sendikalı değildi. Ben buraya 2020’de geldim. Bizden önce mücadele veren bir grup olmuş. Bizi ondan almışlar. Benim sonradan haberim oldu. Bir sendikalaşma mücadelesine girmişler ama toplu bir çıkış olmuş. Bizi öyle almışlar.
Aramızda olmayan arkadaşlar var. Onlar buraya sendikayı getirmek için çok uğraştı. Öyle sendikalaştık. Çok büyük mücadele verdiler, tüm fabrikayı işgal ederek sendikalı olduk. Sendikayı da DİSK sayesinde, temsilci arkadaşlar sayesinde getirdik. Sendikamız da o yüzden var.
- Sendikasız çalışırken, sendikalar hakkında ne düşünüyordunuz?
- Ben yüksekokul mezunuyum. Sendikanın her zaman bütünleyici, destekleyici, birleştirici, işçinin yanında olduğunun her zaman farkındaydım. Ama bazı şartlar oluyor. Mecbur kalıyorsun. Sendikasız bir yerde çalışmak zorunda bırakılıyorsun.
Sendikasız çalışırken de sendikalı çalışmayı savunuyordum. Tabi ki de, her zaman. Aksi düşüncem hiç olmadı, hayır.
- Hangi alanda eğitim gördünüz ve o iş kolunda çalışabildiniz mi?
- Yüksekokul eğitimim, işletme üzerine. Eğitim aldığım alana dair hiçbir işte maalesef çalışamadım. Yüksek okul mezunuyum ve burada bir üretim operatörü olarak çalışıyorum. Bilfiil sekiz saat ayaktayım hiç durmuyorsunuz.
Bu sadece bu fabrika için geçerli değil. Türkiye şartlarında, üniversite mezunu olup sokaklarda portakal limon satan insanlar var. Anlatabiliyor muyum? Yani artık üniversiteli olmakta memlekette çözüm değil. Ancak bir desteğin, arkan olacak. Kamuda bir yerlere ancak öyle gireceksin.”
Smart Solar işçilerini bir süre önce HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu da ziyaret etti. Gergerlioğlu’nun ÖFG adını verdiği bir youtube televizyon kanalı da var. Birgül Ünsal o kanala da konuşurken özetle şunları söyledi:
“Biz insanca yaşamak, ekmek kazanmak… Yani bu kavgamızın arkasında duruyoruz. Amacımız kimseye zarar vermek değil.
İşveren aslında bize bir şey teklif etmedi desek çok daha güzel olur…
Bize verdikleri parayı yolda dilenciye verseniz, hakikaten, dilenci geçinemez.
Biz kadınlar olarak burada gururla duruyoruz. Gitmeyeceğiz. Gerçekten gitmeyeceğiz. Bu kavganın sonuna kadar arkasındayız.
https://www.youtube.com/shorts/Yq6pk2mWE4w