Bu statüyle BAL’da  başkan bulunmaz
02 Şubat 2024 10:06

YAPBOZA DÖNÜŞTÜ… Bu statüyle BAL’da başkan bulunmaz

2010 – 2011’de uygulamaya konulan BAL'ın deneyimli teknik adamlarından, sezona Keşanspor’da başlayıp yollarını ayıran İsmet Çelen, yapboza dönüşen statüden sebep, kulüplere başkan bulunamayacağını öne sürdü…

Aktan Uslu Tüm haberleri

2010 – 2011’de uygulamaya konulan Bölgesel Amatör Lig’in deneyimli teknik adamlarından, sezona Keşanspor’da başlayıp yollarını 14’ncü haftada ayıran İsmet Çelen, yapboza dönüşen BAL statüsünden sebep önümüzdeki sezonlarda, BAL kulüplerine başkan bulunamayacağını öne sürdü…

Eskişehirli Teknik Direktör İsmet Çelen; 2007-2008’de, henüz BAL kurulmamışken, İzmir Torbalıspor’u İzmir Süper Amatör Lig Şampiyonluğu sonrası 3’ncü Lig’e yükseltti.

Çeşitli sezonlarda Eskişehir Demir Spor, Ödemiş Belediyespor, Bozüyük Vitraspor, Eskişehir Yunusemre Spor’da BAL deneyimini teknik direktör ve antrenör olarak yaşadı.

2010-2011’de Corendon Alanyaspor’da profesyonel takımın antrenörlüğünü yaptı.

Torbalıspor, 1925 Gençlik ve Spor, Armoni Alanya Kestelspor, Bornova 1881 kulüplerinde amatör takım teknik sorumlusu, gençlik gelişim antrenörü görevlerini üstlendi.

2022-2023 sezonunda Edirne Süper Amatör Lig şampiyonluğu yaşadığı Keşanspor ile 2023-2024 sezonuna yine BAL’da başladı. 14’ncü haftada yolları ayırdı.

ADALETSİZLİKLERE TANIK OLDU

2018-2019’da BAL 9’ncu Grup’ta çalıştırdığı, ligi 24 puanla 12’nci sırada tamamlayan Bilecik kotasından ligde tutundu. Grubu 33 puanla dokuzuncu sırada tamamlayan İstanbul temsilcisi Gaziosmanpaşaspor’un ligden düştüğüne tanık oldu.

Milli Eğitim Bakanlığı müfredatına nazire yaparcasına yapboza dönüşen Bölgesel Amatör Lig’de hangi sezon görev yapsa, değişik bir statü gördü.

Teknik Direktör İsmet Çelen ile sezonun beşinci haftasında, temsilcimiz Gebzespor ile iç saha maçı öncesi konuştuk. Bir teknik adam olarak şöyle bir ruh halindeydi:

 

“Bu sezon grup şampiyonlarının 3’ncü Lig’e direk yükselmesinin önü açıldı, statüde küçük bir iyileştirme oldu.

Mevcut statüde, şampiyonluğa oynasan dahi il kotasından dolayı aynı zamanda ligde kalmaya da oynuyorsun veya sezon sonuna doğru, o konumda olabilirsin. Bu bizi çok rahatsız eden bir durum. Kimle, neye göre yarışacağız. Çok zor. Bu hafta ve Gebzespor maçı öncesi itibariyle şampiyonluk adaylarını mı takip edeceğim, ilimizin diğer temsilcisi Uzunköprspor’dan puan cetvelinde, uzak mı duracağım.

HER MAÇA AYNI DUYGU

ÜÇ HEDEFLE ÇIKIYORUZ

Gebzespor maçına çıkarken de hem kazanıp şampiyonluk yarışında kalmayı, hem de Uzunköprüspor’a yakalanmamayı, ikisini aynı anda düşünüyorum. Uzunköprü, geçen hafta Gölcükspor’u yenip toparladı. Gebzespor ile oynarken bir kulağım da hiç olmadık şekilde, Uzunköprüspor’un maçında olacak. Halbuki Feriköyspor veya Çorluspor’un maçında olmalı. Öyle maçlara çıkıyoruz ki; her maça aynı duygu ve üç hedefle çıkıyoruz. Biri şampiyonluk, diğeri ligde tutunma.”

GERİ DÖNÜŞÜ OLMAYAN PARAYI HARCIYORLAR

Ve ekliyor: “BAL’dan 3’ncü Lig’e yükselmek isteyen kulüpler, bir üst lige çıkmak için fedakârlık yapan yöneticiler, dolayısıyla ceplerinden çıkan parayla ligi götürüyorlar. Hiçbir katkı yok. Statü değişiklikleri böyle devam ederse bu kulüplere ne başkan bulabiliriz, ne yönetici bulabiliriz. Adam cebinden, geri dönüşü olmayan bir parayı harcıyor. Sene sonu geldiğinde, harcadığıyla kalıyor. Başarı varsa var, yoksa gitti demektir.

Ligse, lig. Yıllar evvelden düşüncemi aktarayım. Burada başarıyı elde eden şampiyon olur ve bir üst lige çıkar. Son ikiye kalan, düşer, düştü. Tartışmanın anlamı yok. Her ilden 1 – 3 takım olsun. Bunda sorun yok ama bu ligde, grubu üçüncü bitiren de, kendi il kotasından sebep ligden düşüyor. Üçüncü olup 50 puanla düşen dünyanın parasını harcamış ama diğer taraftan, 20 puanlı ligde kalıyor.”

HEP SIKINTILI TAKIMLARDA GÖREV YAPTIM

İzmir ekibi Torbalıspor’u BAL öncesi 3’ncü Lig’e çıkarttıktan sonra süper amatör liglerde ikinci şampiyonluğunu geçen sezon Keşanspor ile edindiğini kaydeden İsmet Çelen, “Kaderim mi deyim, ne deyim. Teknik direktörlük kariyerimde daha çok sıkıntılı takımlarda görev aldım. Ekonomisi, bütçesi dar kulüpler. Ligde kalmaya oynayan takımlarda şans bulduk. Allah öyle nasip etti. Yıllar hep heyecan verici, sıkıntılı geçti. Mali gücü yüksek, transferi ve kampıyla her istediğini yaptırabilen, her şeyiyle tam takımla çalışıp SAL’dan BAL’a veya BAL’dan 3’ncü Lig’e çıkarayım. Öyle bir imkân olmadı şimdiye kadar. Olsa da, zevkle çalışırım” dedi.

İzmir’de oturan İsmet Çelen, evli ve iki çocuk babası, bir torun sahibi. Eşi Zeynep Ülkü Çelen, İzmir’de özel sektörde, mağaza müdürü olarak çalışıyor.

**

SAKARYA BEKLİYORDUK. KOCAELİ ÇIKTI

Rakiplerimizi lige

10 gün kala öğrendik

Bu sezon öncesi tüm kulüplerin en büyük sıkıntıyı plansızlıktan yaşadığını kaydeden İsmet Çelen, “Sezonun ne zaman başlayacağına dair bir planlama zamanında yapılmadı. Gruplar, gruplardaki takım sayıları, onun haricinde maçların başlangıç tarihleri belirsiz kaldı. Biz teknik adım alarak transferlerimizi, takım tertibimizi planlayamadık. Sezon daha başlamadan belli olmalı ki ona göre transferlerimizi yapıp takvimimizi maçlara göre belirleyelim. Laf olsun diye antrenman yapmıyoruz. Bir futbolcunun hazırlanması altı sekiz hafta sürüyor. Erken başlasak bir dert, geç başlasak gecikmiş oluyoruz” dedi.

ANALİZ EDEMEDİK

Bir futbolcunun lige hazırlanmasının en az iki ay sürdüğünü buna karşın grupta rakiplerin kim olduğunu sezonun başlamasına bir hafta, 10 gün kala bildiklerini kaydeden İsmet Çelen, “Rakiplerimizi bilmiyorduk, hazırlık döneminde analiz edemedik. Gidip, hazırlık maçlarını izleyemedik. Gözümüz kapalı, lige girdik. Sakarya gelir diye öngörüyorduk, Kocaeli takımları çıktı ve beş Kocaeli takımını takip etme şansımız olmadı. Yanısıra, İstanbul’dan üç rakibimizi de çok geç öğrenince takip edemedik. Bu zeminde sezon öncesi hazırlıklarımız tam anlamıyla, sağlıklı şekilde gelişmiyor. Bu elbette sadece bizim için değil tüm rakiplerimiz için geçerli” diye çıktı.

FUTBOLU BIRAKTIK STATÜYE UYMAYA ÇALIŞTIK

Statüde en büyük sorunu ikiden üçe yükselen genç kontenjanında yaşadıklarını belirten Çelen şunları söyledi: Bütün takımlar transferlerini yaptı. Madem zamanında söyleseydiniz, biz transferlerimizi ona göre yapsaydık. Sezona hazırlanırken bütün planlama bozuldu. Yeniden takım oluşturmaya çalıştık.

Biz artık futbol oyununu bıraktık. Statüye uymak için bütün dikkatimizi bu genç uygulamasına ayırdık.

Statüye göre 21 kişilik esame listesinde, 2002 doğumlu ve daha küçük yaşlarda altı oyuncu bulundurmak zorundasın. En az ikisi ile, ilk 11’de başlamalısın ve bu iki futbolcu, en az 45 dakikayı tamamlamak zorunda. Ola ki bu iki futbolcuda sakatlık oldu, yerine aynı yaşta futbolcu koymalısın. İkinci devreye başlarken de bir üçüncüyü oyuna alarak, 45 dakika oynatmalısın. Ola ki ikinci devrede giren de oyunda sakatlandı, tekrar aynı yaş grubundan oyuncu ile değiştirmek zorundasın.

Şampiyonluğa veya ligde kalmaya oynayan bir takım, bunları mı takip edecek. Ya da şampiyonluğun, ligde tutunmanın mücadelesini mi verecek?

Altı oyuncu; bir maçta ikisi kırmızı kart gördü. İkisi sakatlandı. Bir sonraki maça, eksik çıkacaksın. ‘Niye önlemini almadın’ diyeceklerdir.

**

BAŞKAN GERGİN KAYYUM AŞAMASINDA MÜDAHALE ETTİ

Keşanspor yine küllerinden doğdu

İsmet Çelen, Edirne temsilcisi Keşanspor’a eski futbolcusu, bir dönem yardımcı antrenörlüğünü de yapan Keşanlı Feyzullah Ardal’ın davetiyle geldi. 2’nci ve 1’nci Amatör Küme’de şampiyonluklar sonrası takımı SAL’dan BAL’a yükseltmek için gelen teklif sonrası Kulüp Başkanı Nehir Gergin ve yönetimle görüşüp göreve başladığını belirtti.

Keşan’da geçen sezon Süper Amatör Lig’de takımı şampiyon yapıp BAL’a yükselttikten sonra, futbol takımına ve spora ilginin biraz daha arttığını kaydeden İsmet Çelen, “Keşanspor’un en büyük dezavantajı, yedi sene boşluk yaşanması oldu. Kulüp kapanma noktasına geldi. 3-5 sene evvel başkanımız ve yönetimimiz kulübe sahip çıktı.

Kayyuma gidiyormuş, mahkemelik durum varmış, durduruyorlar. Neticede sıfırdan başlıyorlar. 2’nci Amatör’den başlayıp her sene bir basamak atlayarak, SAL’a kadar geliyorlar. Bu sezon da BAL’a yükseldik. Arada, yedi sene boyunca kulübün, takımın yok olması bence kentin spordan uzak kalmasını sağladı. Takımın BAL’a yükselmesiyle birlikte ilgi yine arttı” dedi.

ERDOĞAN DEMİR VE OĞLU…

Keşan’da yerel basının kulübe, takıma ilgisinin hangi boyutta olduğunu sorduğumuz İsmet Çelen, “Yerel basında Erdoğan Demir, oğluyla birlikte çalışan değerli bir kardeşimiz. Geride kalan dört haftada, iki maçımızı yayınladı. Gebzespor maçını da yayınlayacak. Kulüp başkanım, yardımcı antrenörüm ve bir futbolcumla, bir programda bizleri de ağırladı. O yayınlar sonrası da ilgi artmaya başladı” dedi.

YAZILI BASIN DAHA ÇOK YAZMALI

Yazılı basının her gün eline geçmediğini buna karşın yazılı basında da gündem olmayı beklediklerini kaydeden Çelen, “Keşan halkı sporu, futbolu seviyor ve ilgi gösteriyor. Burada potansiyel de var. Altyapıdan tut da, bütün gençlik sporla ilgili. Seyircisi, eski Keşanspor’u arıyor. Biz de elimizden geldiğince aldığımız sonuçlarla ilgiyi artırmak amacındayız. Ben de takıma sahip çıkılması için buradayım. Buradan fazla beklentim yok. Yazılı basın her gün gündeme getirse daha iyi olur. Hiç yazılmıyor demiyorum ama daha çok yazılması, basın mensuplarının daha çok eğilip genele konuyu genele yayması, tabi ki hoş şeyler” diye konuştu.

**

 

BAL’DA HAFTA İÇİ MESAİSİ:

Bizim grup iki hafta

önce başlayabilirdi

 

Bölgesel Amatör Lig bu sezon 13 takımlı 3 grup, 14 takımlı 6 grup, 15 takımlı 2 grup ve 16 takımlı 1 grup olmak üzere 12 grupta 169 takımın katılımıyla oynanıyor. Federasyon tüm grupları eş zamanlı başlattı, eş zamanlı bitirmek içinse hafta içi mesaisi yaptırıyor. Keşanspor – Gebzespor maçı da hafta içi oynandı. İsmet Çelen, herkesin aklına gelebileni ancak federasyonun uygulamadığını önerdi. Tepkiler yükselirse muhtemelen önümüzdeki sezon, BAL’da hafta içi maç oynanmayabilir:

TARAFTARIMIZ NASIL GELECEK MAÇA

“Hafta içi günleri, kupa maçları haricinde lig maçları mecbur kalınmadıkça oynatılmıyor. Bu bizim lig maçımız. İddialı bir takımız. Rakibimiz de çok saygı duyduğumuz, şampiyonluğa oynayan, yılların takımı. Dolayısıyla maçın önemi çok büyük. Taraftarlarımızın çoğu iş sahibi, işçi insanlar. Kamuda çalışanımız da çok. Nasıl gelecekler hafta içi maçına. Onun için bu maçın pazar günü oynanması daha doğru.

BAL’da grup sayılarının standart olmaması, 13 – 16 takımlarda seyretmesi, sezon sonu dengelemeyi onlara göre yaptıkları için 15 takımlı grubumuzda  hafta içi maç oynuyoruz. Takım sayısı fazla gruplarda sezon bir veya iki hafta önce başlayabilirdi hâlbuki.”

 

 

 

Habere ait diğer görseller

Güncelleme: 02 Şubat 2024 10:14
BENZER HABERLER
X