GENCER KARATAŞ’TAN UZLAŞI ÇAĞRISI Az ileride beslesinler. Destek verelim

Hayvansever Ayşe Gül Pervan tarafından şiddet ve tehdit, Öztürk çifti tarafından tehditle suçlanan Eyüp Gencer, Gebze Emek’e konuştu: Problem, evimin önünde beslemelerinden çıktı. Az ileride beslesinler, destek verelim

Darıca’da tarafların birbiriyle karakolluk olduğu vakada Hayvansever Ayşe Gül Pervan tarafından oğlu Mete ile birlikte şiddet uygulamak ve tehditle, Zübeyde – Abdulkerim Öztürk çifti tarafından tehditle suçlanan Eyüp Gencer, Gebze Emek’e konuştu.

Bitişik nizam arsalardan ötürü ileriki süreçte Ayşe Gül Pervan ile komşu da olmaya hazırlanan Eyüp Gencer, Pervan’a şiddet uyguladıklarına dair iddiayı bir kez daha yalanlarken aksine, oğlu Mete Gencer’e Ayşe Gül Pervan tarafından matkapla şiddet uygulandığını söyledi. Bunu, Darıca Polis Merkezi’nde verdiği ifadede de yansıttıklarını ve oğlunun da hastaneden rapor aldığını kaydetti.

Tüm yaşananlara rağmen uzlaşı çağrısında bulunan Eyüp Gencer, tartışma yaşanan Bayramoğlu Mahallesi, Yıldırım Beyazıt Caddesi, Kadim Sokak’taki bölgeyi gösterirken fotoğrafının çekilmesini istemedi. Gencer özetle şunları kaydetti:

“Öncelikle; yandaki arazide köpek besleseler karışamam, bir şey diyemem. Bana ait arsa içine de girildi.

Problem; köpekler her ne kadar saldırgan olmasa ve saldırmasa dahi, çocuklarımın korkması üzerine ve etrafa gelişi güzel kemik ve benzerlerinin atılmasından sebep, çevreyi kirletmemeleri için uyarmamızdan kaynaklandı.

Çöpü, hayvan yemini, kemiğini gelişigüzel bırakıyorlar. Martı, karga gibi yaban hayvanları üşüşüyor.  Özellikle yaz aylarında, çekilmez oluyor.

Hayvanseverler olarak varsa barınak ve benzeri gibi yapacakları bir şeyler, ben de bu bölgenin insanı olarak katılayım. Katkıda bulunayım.

Yandaki komşumun eşi öğretmen. O da ‘Yapmayın, etmeyin’ dedi. Hayvanlar kısırlaştırılsın. Burada yavru köpekler de var. Onlar ısrarla, ‘Biz havyanseveriz. Siz şeysiniz’ diyorlar.

Kargalar, yerdeki kemikleri alıp tepelere, balkonlara götürüyorlar. Bunu söylüyoruz. Bana, ‘Eşlerinizin işi ne. Yıkasınlar’ diye mesajları var.

 

Kimseyle husumetim yok. Arkadaşları (Öztürk çifti) tanımam. Ama ikisinin de başka yerden gelip, oturduğumuz yerde bize böyle bir şey yapmaları doğru değil. İleride bir yerde beslesinler, biz de destek verelim.

Öztürk çifti yine arabayla getirmeye devam ediyor. ‘Dediğimiz dediktir’ diye getirip bırakıyorlar. Zabıtaya bildirdik, ‘Gereken işlemi yapacağız’ dediler. Burada bir köpek birini ısırırsa, birinin başına bir şey gelirse hukuken sorumlu olacaklar.

Çevre kirliliğiyle ilgili de ne yapılması gerekiyorsa yapılmalı. Gerçi belediye başkanı sağolsun. Barınak yapmaya çalışıyor, bir şeyler dedi ama benim diyeceğim şu: Hayvanlara hep beraber bakalım. Bir yer oluşturalım. Rastgele benim kapımın, arsamın dibine dizilmesin.

İnşaat alanı, köpekler inşaatın içine girebilir. Çocuklar, kızım karanlıkta okuldan geliyor. Geceleyin bir lamba yanmıyor. Köpekler o saatte havladığında, ısırmıyor ama insanlar ister istemez ürküyor. Ben burada oturuyorum. Hayvan yaşama alanında bile hayvanlar havlıyor. Burada niye havlamasın?

Ayşe Gül hanım bize evimizin önüne saldırdı. Oğlum Mete kendisini korumaya çalıştı. Orada çalışan arkadaşları da polis şahit olarak dinledi. Yerde sürüklenmesi gibi şeyler kesinlikle yok. Kendisiyle daha önce tanışıyoruz. Kendisinin iki büyük köpeği vardı burada. Sabaha kadar havlamasına karşın bir şey diyemiyorduk. Konunun gelişmesi, sokak hayvanlarını evimizin dibine kadar getirmesi ile oldu. Kendisine söylediğimizde, ‘Ben getiririm’ dedi, kızdı. Kendisine asla fiziki şiddette bulunmadım.

İtişme, kakışma yaşandığı doğrudur. Ayşe Gül Hanım o esnada kendini yerden yere vurdu. Matkabı aldı, oğluma saldırdı. Pantolonunu yırttı. Ayağında çizikler oluştu. İkisi de rapor aldı. İfadeleri verdik.

Benim onlardan ricam şu. Burada oturmuyorlarsa, ileride besleyebilirler. Evimizin dibine kap, benzeri şeyler koymasınlar. Koyuyorlarsa gitsin izin alsınlar. Yetkileri olduğunu söylesinler. Yasada böyledir. İnsanlardan birinin başına bir şey gelse, onlar sorumludur. Ne herhangi biriyle husumetim, ne de Öztürk çifti ile tanışıklığım var.”