ŞİRİNLİK MUSKASI MI OLMALI YANİ… Orhan siler süpürür. Akın ezer geçer.

Öte yandan CHP Gebze Örgütü’nde mevcut yönetimin üye listesini Cüneyt Akın ve ekibini vermekte ketum davrandığını öne süren yine Akın’a yakın çevreler Gökhan Orhan başkanlığındaki yönetimi eleştirmişti.

Orhan sitemize yaptığı açıklamada, “Sizi (naçizane beni) yine kandırmışlar”  deyip üye listesini 05 Ağustos’ta cep telefonundan gönderdiğini belirtip yazışma belgesini gönderdi.

Gebze Emek / Orhan listeyi göndermiş. Akın’dan K.Çeşme’ye itiraz başlıklı haberden

**

Önce CHP Gebze’de 417 delegenin dökümü ile başlayayım:

Gökhan Orhan mevcut ilçe yönetiminde hiç fire vermezse, 17 doğal delege.

Adayların renk değiştirip her ikisi de ‘eksik olmasın’ naçizane şahsımı da habercilik anlamında çuvallatıp duvara toslattığı tek mahalle Sultan Orhan ile Kirazpınar ve Köşklüçeşme’de Orhan’ın listeleri kazandı: 52 delege…

Osman Yılmaz’da Cüneyt Akın’ın kazandığı ‘parçalı bulutlu’ liste (50),

Hürriyet’te tam bağımsız liste (7),

18 “köykent”te atama (22),

Adem Yavuz (11), Arapçeşme (28) Barış (16), Beylikbağı (5), Cumhuriyet (9), Gaziler (20), Güzeller (23), Hacı Halil (17), İnönü (14), İstasyon (16), Mevlana (18), Mimar Sinan (11), Mustafapaşa (22),  Tatlıkuyu (18), Ulus (7), Yavuz Selim (8), Yenikent (26) toplamda 269 ortak liste.

Mahallere dair detay hatırlatma: Barış ve Hacı Halil’e itiraz gelmiş, en çok dikkati tamamı kadın partililerden oluşan ortak liste ile İnönü çekmişti.

Osman Yılmaz… Cüneyt Akın’ın Şahin Yılmazel ile birlikte ortak liste hazırlayıp Gökhan Orhan’ın listesine karşı kazandığı 50 delegeli mahalle.

Malum. Şahin Yılmazel kongrede Gökhan Orhan ile hareket ediyor.

Her iki tarafa yakın çevrelere göre de 35-10, 30 – 20… durum kendi lehine.

Elbette tutmaz bu hesap ama ben her iki adaya da 25’er yazdım.

Bu durumda ve her iki adayın fire vermemesi halinde

Gökhan Orhan: (17 + 52 + 25) 94 delege…

Cüneyt Akın: 25 delege…

CHP Gebze’de kongreye söz konusu 119 delege ile gitse..

Akın, kongreye kadar Orhan’ın listesini değil delmek tarumar etse Orhan seçimi açık ara alır.

Gel gör ki 22’si atama, karara vardılarsa bile bilgim yok 7’si tam bağımsız, ve 17 mahallede ortak listeden seçilen 269… toplamda 298 delege.

Görecelide ve matematiksel; ilk hesaba göre rakibinden 69 oy geride olan Cüneyt Akın’ın farkı kapatması, gayet mümkün.

**

Mevzuyu kurumsallaştıralım, bireyselleştirelim..

AKP’nin ilk kuruluş yılları. Bugüne kıyasla fersah fersah demokrasi işliyor.

Çayırova’da dönemin ilçe başkanı Bünyamin Çiftçi ile Nazmi Özmen birbirine rakip ve her mahallede ikişer listeli delege seçimleri.

Kilit mahalle, Yenimahalle…

Rakamları net hatırlayamam.

1000’i aşkın üyenin katılıp her iki adayın da 500 bandını açtığı seçimi galiba üç taş çatlasa beş oyla Nazmi Özmen alıyor..

Dönemin belediye başkanı Ziyaettin Akbaş. Çok aleni değil ama Çiftçi’den yana. Çiftçi belediye olanakları desteğiyle rakibinin listesini delmesine deliyor da seçilmesine yetmiyor.

İkinci örneğim yine Çayırova’dan..

Selahattin Kaya, Oruç Gökbulak ile yarışıyor.

Kaya mikrofonda bildiğiniz ‘kırıyor döküyor.’

Sandıktan çıkabilir de seçimi CHP kazanmış olabilir mi? O konuşmanın ardından birlik beraberliği nasıl sağlayacak, şüpheli!

Mikrofona Oruç Gökbulak çıkıyor. Yok böyle bir beden dili, mimik, ifade… Yok böyle derken harbiden yok. Cümleler, ifadeler güzel de salon uykuda!

Bir oy farkla Selahattin Kaya kazanıyor.

Aksini iddia eden var, hala ısrarlıyım.

Oruç Gökbulak, ki aktif siyasetçi için çok önemli. Biraz beden dili, mimiktir eğitim alsa o kongrede o sandıktan çıkardı.

**

Tekrar ana konuya döndüğümüzde “portreler…”

Darıca’da…

Hüseyin Cihan Özaltan, Gökhan Aktaş, Hakan Altıparmak…

Aynı ekibin neredeyse kankası idi. Tuncer Saltaş çekilmesine çekildi ama o sürece kadar Saltaş ile hareket ettiler.

Her zaman şunu ısrarla savunmuşudur…

CHP’de kimse, kimsenin adamı değil. Olmadı, olmaz… Öyle görüntü verir gibi olsalar da olmaz.. Bence de olmamalı.

Net örneğim Esener Eşsiz’dir…

Cüneyt Akın’ın galiba dünkü paylaşımında idi… Akın’a destek veren eski gençlik kolları başkanları karesinde var.

Yani ve aslında hadi yönetim kurulunu bir tarafa koyalım.

94’e 25’lik dilimde ve bence ne Orhan’ın 94’ü, ne Akın’ın 25’i…

“Aaaaa. Bu delege şuna oy verir. Garanti…”

CHP’de yok öyle bir dünya çünkü atlanılan bir diğer detay.

Hep vitrini, başkan adaylarını konuşuyoruz. Ya listeler…

Her iki aday da kuvvetle muhtemel yönetim kurulu listelerini kongrede divan kurulu isteyene kadar devlet sırrı gibi saklayacak ama sızan sızdı bile..

Bir de sandık öncesi, her bir delege o listeleri görecek. Bence listeler de, sandık öncesi dengeleri şöyle bir gel gite uğratır.

Şundan eminim…

Tekraren: CHP’ye yakın gazeteci olduğum doğrudur. Bundan gocunmam da ama CHP’li değilim. Sadece potansiyel, o da garanti değil hani, potansiyel seçmeniyim.

CHP içinde Gazeteci Aktan olarak kimsenin dostu değilim. Yurttaş Aktan olarak dostluk hukukuna eriştiğim partilerin olduğu doğrudur ama Gazeteci Aktan olarak, onların da dostu değilim ve olmayacağım.

Limoni, mesafeli olduklarım da var. Daha da uçlarda… “Bana uzak olsun Allah’a yakın” konumunda olduklarım ki bu duyguların karşılıklı olduğu kanaatindeyim hasbelkader ve gayet doğal aynı ortamlarda birbirimize tahammül mecburiyetimiz var.

**

Cüneyt Akın’ın adaylık açıklamasında naçizane öngörümü sordular. Biraz da tecrübenin getirisi ile: “Gökhan Orhan’ın avantajı ilçe başkanı. Başkanlar adaysa hep 1-0 önde başlar. Cüneyt Akın’ın avantajı; başkanlık makamı yıpratır. Yüzde 100 memnuniyet, dünyada yoktur. Hele ki ve kaldı ki CHP’de… Sonuç bugünden okunamaz.”

Yakın zamanda da sordular. Eksik olmasınlar, dün akşam Gökhan Orhan destekçileri de sordu. Yanıtım gerek mahalle delege seçimleri sonrası gerek partililerin taraflarını açıklaması gibi etkenler üzerinden:

“Kimin çıkacağını öngöremiyorum ama her kim kazanırsa, az ara…”

Elbette hepsi için geçerli değil ama bazılarına ve tarafına göre…

“Ooooo… Gökhan Orhan ezer geçer. Bence Cüneyt Akın çekilmeli bile…”

Bir diğerine

“CHP’de Gökhan Orhan dönemi bitmiştir abi… Halkımız değişim istiyor. Ezer geçer… Sandıktan 300’ncü oy açıklandığında ilan eder…”

Deseydim..

Herkese şirinlik muskası olsaydım benden iyisi yoktu.

Kaldı ki Dilovası yahu..

CHP yerel iktidarının mucize ötesi olduğu hepi topu 50 delegeli ve tek adaylı kongre..

“Ne oluyoruz…” demeden iki tarafın kavgasının içine üstelik, “Katmayın beni iç meselenize” dememe rağmen ister istemez dahil edildim. Yaşamadığım şeyler değildi ama AKP’de, MHP’de olmuştur olur.

Yeri gelir özeleştiride veririm, özür de dilerim ama bu vakada tek suçum “gazetecilik” yapmak oldu. Canımı az biraz sıkan, o yaşadığımı CHP’de yaşamak… Neyse: Sudan çıkmış balık gibiyim…

Kongreye iki gün kala son öngörüm şudur ki..

“Kimin kazanacağını öngöremiyorum ama kim kazanırsa az arayla kazanır” diyorum.

Tutun ki tutmadı..

Utanılacak bir öngörü mü bu şimdi.

Aha şimdiden diyorum.

“Aaaaaa.. Hem de açık ara kazandı. Fark itibariyle aksini öngörmüştüm” halbuki diye şimdiden yazdım, diyorum.

Yorumun girizgahında var. Gökhan Orhan da adrese belli şekilde beni tarif ediyor. Kandırılmaya çok müsaitim.

Ya kandırmaya…

Tüm Gökhan Orhan destekçilerine selam olsun: “Gökhan Orhan siler süpürür…”

Eskaza objektif kandırmak lazım. Tüm Cüneyt Akın destekçilerine de selam olsun: “Cüneyt Akın ezer geçer…”

Sonucun şimdiden CHP Gebze’ye, ilçemize, ülkemize hayırlar getirmesini diliyor,

Başka da bi’şi demiyorum.

Yazarın tüm yazıları